Farkettim de buraya yazdığım zaman ya mutlu olmam gerekiyor ya dakötü hissetmem. Normal bir şeyi yazamıyorum. Her neyse gene burdayım ve gene yazıyorum.
Uzun zaman oldu hayatımda hiçbir şey değişmemiş gibi görünebilir ama ben hissediyorum ki bazı şeyler gelişiyor. En önemlisi ben gelişiyorum hergün biraz daha. Kime nasıl davranacağım konusunda hergün yeni bir şeyler öğreniyorum. Bu beni mutlu etmiyor tam tersine kendimi köşeye sıkıştırılmış gibi hissediyorum öyle de zaten. Bazen hafızamı kaybetmiş olarak olarak uyanmayı diliyorum ama olmuyor tabi ben gene insanları tüm bencillikleri, tüm kötülükleriyle tanıyorum. Gene lanet bir gün başlıyor ve o lanet gün biterken ben hafızamı kaybetmiş olarak uyanmayı diliyorum.
Hayal edin sadece bir günlüğüne insanları tanımıyor ama onlar gibi konuşup dediklerini anlyabiliyorsunuz. Bu aynı hayvanlar iletişim kurabilen bir insan gibi. Ne kadar ilginç bir gün olurdu tanımadığınız varlıklarla kocaman bir gün. Ama ben sıkıldığım varlıklarla ömrümü geçiriyorum. Bir ömür geçmez böyle geçmez.
Tekrar Düşün Adamım
Düşünmek güzel bir eylem ben severim. En sevdiğim yanı da düşünürken kimse düşündüğünü anlamıyor.
2 Mart 2011 Çarşamba
4 Şubat 2011 Cuma
Hırslarınız sarmalarsa sizi boğulursunuz.
Kimi günler uyandığınız anda hissedersiniz, o gün farklıdır. Güneş 2 yaş ve altı çizgifilmlerdeki gibi gülen suratlıdır o sabah. Ama masum masum gülmez aksine sinsi ve hırslıdır. Beyninizse tam bir pisliktir o sabah. Kendi kendinize " Hayatımı değiştirmeliyim artık, bir şeyler yapmalıyım geleceğim için bu böyle gitmez." dersiniz. Kahvaltı yaparsınız ve sanki çok aceliniz varmış gibi kendinizi sokağa atarsınız. Güneşle aranızda diğer insanlardan farklı bir bağ varmış gibi davranırsınız.Otobüse binerken fısıldar kulağına " Bir şeyleri değiştir artık. Kendine bir araba al. Şu insanlara bak onlarla aynı yerde olmak sana yakışmıyor." Belki de içinizden bazıları bu konuşanın güneş değil de şeytan olduğunu düşünüyordur neden olmasın?
Güneş konuşur siz dinlersiniz en sonunda iş yerinize gelmişsinizdir. Hani aksiyon filmlerinde güzel kadın vahşileşmiştir ya filmin sonunada aynen öyle bakarsınız iş arkadaşlarınıza. Güneş beyefendi gene konuşur o çokbilmiş tavrıyla " Hey, amaçlarını etrafındakilere belli etmemen gerekiyor. Her zamanki gibi davran." Onaylarsınız. Nasıl olsa emir büyük yerden. İş saati ilerler ancak sizin hayatınızda konuşan bir güneşten başka en ufak bir değişiklik yoktur. Zaman geçerrr geçer. En sonunda MUTLAK SON. Hava kararır ve güneş gözden kaybolur. Rahatlarsınız, hem de çok rahatlarsınız. Çünkü hısrlarınız size yardım etmektense bazen kafanızı şişirir bazen de boğulursunuz. Hırslarımı hiç sevmedim sevmem de. Egomu seviyorum ama. Neden mi? Biraz düşünürseniz cevabı bulursunuz.
Cevap ( Biraz düşündüm ve buldum) :
Eğer ego diye bir şey olmasaydı hiçbir bilim insanı hiçbir şey geliştirmeyecek ve 21. yy da dahi biz hala Havva ve Adem gibi olacaktık.
Güneş konuşur siz dinlersiniz en sonunda iş yerinize gelmişsinizdir. Hani aksiyon filmlerinde güzel kadın vahşileşmiştir ya filmin sonunada aynen öyle bakarsınız iş arkadaşlarınıza. Güneş beyefendi gene konuşur o çokbilmiş tavrıyla " Hey, amaçlarını etrafındakilere belli etmemen gerekiyor. Her zamanki gibi davran." Onaylarsınız. Nasıl olsa emir büyük yerden. İş saati ilerler ancak sizin hayatınızda konuşan bir güneşten başka en ufak bir değişiklik yoktur. Zaman geçerrr geçer. En sonunda MUTLAK SON. Hava kararır ve güneş gözden kaybolur. Rahatlarsınız, hem de çok rahatlarsınız. Çünkü hısrlarınız size yardım etmektense bazen kafanızı şişirir bazen de boğulursunuz. Hırslarımı hiç sevmedim sevmem de. Egomu seviyorum ama. Neden mi? Biraz düşünürseniz cevabı bulursunuz.
Cevap ( Biraz düşündüm ve buldum) :
Eğer ego diye bir şey olmasaydı hiçbir bilim insanı hiçbir şey geliştirmeyecek ve 21. yy da dahi biz hala Havva ve Adem gibi olacaktık.
30 Ocak 2011 Pazar
Sözler bittiği zaman.
Sözler bittiği zaman asıl konuşmalar başlar içten içe. En derinden gelen çığlıklar gibi özetler bütün olup biteni. Çevrenizdeki her şey ya çok daha anlamlı görünür gözünüze ya da o an yok olacakmış kadar basit ve saçma.
Bir eşyanıza takılır gözleriniz. Herhangi bir şey - kalem, toka, çanta- . O kadar masumdur ki o an bakarsınız uzun uzun ve içinizden isteksizce tekrarlarsınız sanırım bu dünyada karşılaştığım en masum şey sensin diye. Çok derin anlamlar yüklersiniz hergün acımasızca kullandığını o basit fabrika çıktısına. Belki de değer verecek şeylerin açlığındandır bu anlamsız davranışınız.
Sözler bitmişken bir huzur sarmaya başlar ya sizi, ne yapacağını bilmeyen bir ruh haliyle beraber. " Ya bu işin sonu ne olur bilmiyorum ama, ağladım çok rahatladım ya. Mutluyum kim ne derse desin. Ya da hiçbir şey demesinler. Çünkü sözün bitti yerdeyim."
Derin derin alınan nefesler. Beklenen yarınlar. Monotonlukların içindeki farklı günler. Ve hayat. İşte bu kadar. Bakın bitti sözlerim. Hayat hayat dediğiniz o karmaşık şey bu kadar. Abarttığınız kadar kompleks görünmedi benim gözüme. 10 kelime noktalarla beraber 78 karakte.
O çok bilmiş filozoflar asırlardır bunu çözmeye çalışıyorlar 10 kelime ve noktalarla 78 karekter. Hıh kolaymış.
Bir eşyanıza takılır gözleriniz. Herhangi bir şey - kalem, toka, çanta- . O kadar masumdur ki o an bakarsınız uzun uzun ve içinizden isteksizce tekrarlarsınız sanırım bu dünyada karşılaştığım en masum şey sensin diye. Çok derin anlamlar yüklersiniz hergün acımasızca kullandığını o basit fabrika çıktısına. Belki de değer verecek şeylerin açlığındandır bu anlamsız davranışınız.
Sözler bitmişken bir huzur sarmaya başlar ya sizi, ne yapacağını bilmeyen bir ruh haliyle beraber. " Ya bu işin sonu ne olur bilmiyorum ama, ağladım çok rahatladım ya. Mutluyum kim ne derse desin. Ya da hiçbir şey demesinler. Çünkü sözün bitti yerdeyim."
Derin derin alınan nefesler. Beklenen yarınlar. Monotonlukların içindeki farklı günler. Ve hayat. İşte bu kadar. Bakın bitti sözlerim. Hayat hayat dediğiniz o karmaşık şey bu kadar. Abarttığınız kadar kompleks görünmedi benim gözüme. 10 kelime noktalarla beraber 78 karakte.
O çok bilmiş filozoflar asırlardır bunu çözmeye çalışıyorlar 10 kelime ve noktalarla 78 karekter. Hıh kolaymış.
Arzuların hazin sonu
Arzularımız var, isteklerimiz, hayallerimiz. Gördüğü her şeyi isteyen çocuklar gibiyiz. Tek fark biz görmediklerimizi, göremediklerimizi istiyoruz.
İnsanın canı sıkılıyor ya sürekli sürekli istemekten. Durduramazsın ya kendini kontrolsüzce istersin istersin istersin. Düşünmeden, ölçmeden, tartmadan istersin. Etrafındakiler - bunlar çoğu zaman senden daha büyüktür- bu isteğinin ne kadar saçma olduğu konusunda ikna etmeye çalışırlar seni. Tüm ısrarlara inat daha fazla arzularsın. Bütün amaçlarını ona göre yönlendirirsin, çabalarsın haflarca, aylarca ve hatta yıllarca.
Bir an durup isteğini bastıtdığıda sakince düşünürsün ve dersin ki kendi kendine ya aslında haklı olabilirler. Hem ne zamandır deniyorum hiçbir şey olmuyor başaramıyorum. Bu düşünceler her ne kadar kafandan atmaya çalışsan da vazgeçirmeyi başarır seni isteklerinden. Hayatının sonuna kadar bu böyle devam eder durur. Ve o seni vazgeçirmeye çalışan büyüklerin de senden farksızdır çünkü herkesin bir büyüğü vardır ve küçüklerin istekleri anlamsızdır.
İnsanın canı sıkılıyor ya sürekli sürekli istemekten. Durduramazsın ya kendini kontrolsüzce istersin istersin istersin. Düşünmeden, ölçmeden, tartmadan istersin. Etrafındakiler - bunlar çoğu zaman senden daha büyüktür- bu isteğinin ne kadar saçma olduğu konusunda ikna etmeye çalışırlar seni. Tüm ısrarlara inat daha fazla arzularsın. Bütün amaçlarını ona göre yönlendirirsin, çabalarsın haflarca, aylarca ve hatta yıllarca.
Bir an durup isteğini bastıtdığıda sakince düşünürsün ve dersin ki kendi kendine ya aslında haklı olabilirler. Hem ne zamandır deniyorum hiçbir şey olmuyor başaramıyorum. Bu düşünceler her ne kadar kafandan atmaya çalışsan da vazgeçirmeyi başarır seni isteklerinden. Hayatının sonuna kadar bu böyle devam eder durur. Ve o seni vazgeçirmeye çalışan büyüklerin de senden farksızdır çünkü herkesin bir büyüğü vardır ve küçüklerin istekleri anlamsızdır.
Orda kimse var mı?
Orda mısınız? Hala bekliyor musunuz? Hiç sıkılmadınız mı beklemekten? Denemeyecek misiniz başka, yeni ve güzel şeyler? Böyle mi öleceksiniz, aynen doğduğunuz gibi? Peki ne zaman öleceksiniz haberiniz var mı? Hey, Öldünüz mü?
Evet hayat budur. Konuşursunuz, konuşursunuz sonra bir kez cevap vermezsiniz - çünkü ölmüşsünüzdür- ve unutulursunuz. Eğer çok ünlü bir bilim adamı ya da bir pop yıldızıysanız da bu aynıdır. Sadece siz öldükten sonra size sorulan soruları ya deneyleriniz ya da menejerleriniz cevaplar gene siz cevaplayamazsınız. Ve unutulursunuz akıllarda kalan siz değil menejerinizin cevaplarıdır ya da deney raporlarınız.
Unutulmamak elde değil. Zaten unutsunlar beni ben öldükten sonra bana ne. Sadece yaşadığım süre boyunca yaşadığımın farkında olsunlar yeter.
Evet hayat budur. Konuşursunuz, konuşursunuz sonra bir kez cevap vermezsiniz - çünkü ölmüşsünüzdür- ve unutulursunuz. Eğer çok ünlü bir bilim adamı ya da bir pop yıldızıysanız da bu aynıdır. Sadece siz öldükten sonra size sorulan soruları ya deneyleriniz ya da menejerleriniz cevaplar gene siz cevaplayamazsınız. Ve unutulursunuz akıllarda kalan siz değil menejerinizin cevaplarıdır ya da deney raporlarınız.
Unutulmamak elde değil. Zaten unutsunlar beni ben öldükten sonra bana ne. Sadece yaşadığım süre boyunca yaşadığımın farkında olsunlar yeter.
29 Ocak 2011 Cumartesi
Merhabalar, merhabalar.
Nasılsınız bugünlerde? Sömestr adını verdiğimiz bir ara tatilin içinde küçük, şirin öğrencilerimiz ve onların yetişkin, şirin öğretmenleri. Peki ya serbest meslek ahbapları neler yapıyor bu dönemde? Onlarda şirin şirin mi takılıyorlar yoksa iş başındalar mı hala?
Her neyse tatil de olsa iş başında da olsak hiç durmadan yorulmadan devam ediyoruz yaşamaya. Önemli olan şirin öğrencilere veya onların şirin öğretmenlerine tatil yaptırabilmek değil bu zamanı biraz olsun yavaşlatabilmek.
şirin öğrenci ve öğretmenlere saygılarla.
Nasılsınız bugünlerde? Sömestr adını verdiğimiz bir ara tatilin içinde küçük, şirin öğrencilerimiz ve onların yetişkin, şirin öğretmenleri. Peki ya serbest meslek ahbapları neler yapıyor bu dönemde? Onlarda şirin şirin mi takılıyorlar yoksa iş başındalar mı hala?
Her neyse tatil de olsa iş başında da olsak hiç durmadan yorulmadan devam ediyoruz yaşamaya. Önemli olan şirin öğrencilere veya onların şirin öğretmenlerine tatil yaptırabilmek değil bu zamanı biraz olsun yavaşlatabilmek.
şirin öğrenci ve öğretmenlere saygılarla.
27 Ocak 2011 Perşembe
TDA
Bazen bazı şeylerin üzerinde düşünmeniz gerekebilir. Bu normal bir durum. Ama aynı şeyin üzerinde tekrar ve tekrar düşünüyorsanız orada bir sorun var demektir.
Sizce dünyada hiç sorun var mı?- çoğunuz varlığından şüphesiz- O zaman dünya hakkında ikinci bir kez daha düşünmeye değmez mi dersiniz?
Sizce dünyada hiç sorun var mı?- çoğunuz varlığından şüphesiz- O zaman dünya hakkında ikinci bir kez daha düşünmeye değmez mi dersiniz?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)